This site uses cookies.
Some of these cookies are essential to the operation of the site,
while others help to improve your experience by providing insights into how the site is being used.
For more information, please see the ProZ.com privacy policy.
English to Turkish: Fourth ProZ.com Translation Contest - Entry #1288
Source text - English When my wife told me she was pregnant, I got that stomach-churning sensation that hits you on a plunging roller coaster. I was excited, yes, but... oh my God. Parenting was for, well, parents.
So here I stand, bug-eyed and sweating buckets like some poorly-drawn cartoon character, the question marks floating in the air around my head while I try to prepare myself for the complete care and responsibility of another living being besides my cat. I'm responsible for making sure this little human doesn't grow up and turn into a complete monster. If the child turns out a social moron-- my fault. If the babe can't find Luxembourg on the map, blame me for not providing a better education. They'll need therapy, and of course that will be on my head too. So many opportunities for wrong turns!
I remember the day my father sat me down and awkwardly told me about the birds and the bees; it was perhaps the most excruciating and embarrassing half hour of both our lives. I can't do that to another human being.
Maybe I'm getting a little ahead of myself here. I can do this, I say; I'll be a great father. My child will be reared a well-rounded, educated, upstanding citizen of the world, and he or she won't hate me.
And then I imagine the baby, still safe within the confines of my wife's belly, suddenly opening an alarmed eye as the thought enters his or her mind: "What if my dad just can't hack it?
Translation - Turkish Eşim bana hamile olduğunu söylediğinde, hani patenle yokuş aşağı daldığınızda midenizde bir çalkalanma olur. İşte o bende oldu. Şüphesiz heyecanlanmıştım ama yine de…Tanrım! Çocuklara bakıcılık yapmak, anneyle babanın yapacağı işti, benim değilki.
İşte karşınızda ben: kötü çizilmiş bir çizgi roman karakteri gibi gözleri yuvarından fırlamış, kuyruğuna kadar terlemiş vaziyette, bir taraftan kedimin dışında başka bir canlının tüm sorumluluğunu ve bakımını üstlenmeye hazırlanırken, bir taraftan da kafamın üzerinde uçuşan envai çeşit soruyla cebelleşmekteyim. Bu küçük insan yavrusunun büyüyüp bir canavar olmaması gibi bir misyon var elimde. Bu çocuk olurda sosyal bir gerizekalıya dönüşürse, bunun yanlışı benden sorulur. Bebek olaki Lüksemburg'u kartta gösteremez, ona daha iyi eğitim sağlayamadığım için yine hata bendedir. Tedavisi gerektiğinde, tabii ki bu da benim başıma patlar. Kısacası hatalı dönüş yapabilmek işten bile değil.
Babamın beni oturtup, çekingen bir tavırla bana kuşlar ve arıları anlatışını hatırlarım. Bu muhtemelen ikimiz için de hayatımızın en ıstırap verici ve sıkıntılı yarım saatı olmuştur. Aynı konuşmayı kendim dışındaki bir canlıya yapabileceğimi tasavvur edemiyorum bile.
Böyle kuruntular için çok erken belki. Bunu yapabilirim diyelim: mükemmel bir baba olacağım. Çocuğum, her açıdan en iyi şekilde, iyi eğitimli, takdir görür bir dünya vatandaşı olarak yetiştirilecek ve kız erkek hangisi olursa olsun benden nefret etmeyecek.
Tabii bu düşüncemin arkasından karımın karnında hala güven içinde uyuyan bebeğimizin kafasına "Ya babam bu işin üstesinden gelemezse?" sorusunun girdiğini ve gözlerinin bir anda panikle açıldığını hayal etmem için çok da zaman geçmesi gerekmiyor.
German to Turkish: body massage gel
Source text - German In Verbindung mit gesunder Ernährung und körperlicher Bewegung kann das body massage gel unter Einsatz des Massagerollers das Erscheinungsbild der Haut deutlich und lang anhaltend verbessern.
Translation - Turkish Sağlıklı beslenilip, vücut hareketleri yapıldığı taktirde, vücut masaj jelinin masaj silindiriyle birlikte uygulanması cildin performansında gözle görülür ve uzun süreli bir gelişme sağlayacaktır.
French to Turkish: Les jours heureux - Laurent Graff
Source text - French – Où en étions-nous, Al’ ?
Al’ ne réagit pas, est resté bloqué sur une
séquence qui monopolise toute son attention.
– Ah oui, mes dix-huit ans !
Soudain intrigué,Al’ se tourne à son tour
vers moi :
– Mais vous habitez où ?
– J’y viens, Al’, j’y viens.
À dix-huit ans, j’estimais que j’avais
expérimenté tout ce qui, grosso modo,
constitue une vie ordinairement remplie,
de l’amour au travail, de l’idéal à l’ambition,
de la déception à l’ennui. J’avais
connu, sous forme d’échantillons puérils,
certes, mais significatifs, les joies et les
désillusions de l’existence, qui me donnaient
un aperçu que je jugeais suffisant. Je
pensais que la vie, telle qu’elle s’impose
grossièrement, ne me réservait plus aucune
surprise « surprenante » qui aurait pu valoir
d’espérer.
Translation - Turkish – Al’, neredeydik biz şimdi ?
Al’ hiç bir tepki göstermiyor, bütün dikkatini tekeline alan o zaman dilimine kaptırmış kendini belli ki.
– Aa tabii ki, 18 yaşım!
Bir anda kafası karışmış halde, Al’ sırtını bana dönüyor:
– Nerede oturduğunuzu söyleyebilir misiniz?
– Geliyorum, Al’, geliyorum.
On sekiz yaşımdayken, hayal kırıklığından sıkıntıya, idealden hırsa, aşktan ilişkiye dair sıradan bir çizgiyle doldurulmuş bir yaşamı aşağı yukarı da olsa tecrübe ettiğimi zannederdim. Her ne kadar anlamlı da olsa, çocuksu ve kati bakış açımla, var olduğumuz sürece bizi yoklayan mutluluklar ve düş kırıklıklarının bana yetecek kadar çok olduğunu öğrendim. Hayattan «beni hayretlere düşürecek» bir sürprizi bu kadar açık bir şekilde yapacağını doğrusu hiç beklemiyordum.
Dutch to Turkish: Nieuwsbrief
Source text - Dutch Inmiddels zijn er offertes ingewonnen van diverse particuliere organisaties voor tussenschoolse opvang, waaruit op korte termijn een keuze zal worden gemaakt. Er is een bovenschoolse werkgroep ingesteld, met vertegenwoordiging van directies, ouders, leerkrachten en bestuur, die zich per begin september zal buigen over deze beslissing. Door de rijksoverheid is subsidie toegekend voor de organisatie van tussenschoolse opvang (bijvoorbeeld voor het aanstellen van een coördinator) en voor het opleiden van ouders tot gekwalificeerde overblijfleerkrachten. Hiermee zal de kwaliteit van de tussenschoolse opvang aanzienlijk toenemen. Over de hoogte van de ouderbijdrage zal door het bestuur worden onderhandeld met de desbetreffende organisaties.
Translation - Turkish Bu arada, bir çok özel organizasyondan okulda barındırma fiyatları alındı. Kısa bir süre içinde bunların arasında seçim yapılmış olacaktır. Eylül başı itibariyle karar verecek olan okul üst düzey yönetiminden bir heyet, yönetimi, velileri, öğretim üyelerini ve idareyi temsilen göreve başladı. Devlet yöneticileri, (koordinatör temin edebileceği varsayılarak) okulda barındırma organizasyonu için ve kalifiye yurt öğretmeni olabilmeleri için velilerin eğitilmesine belli bir mali yardım yapmayı uygun buldu. Bu sayede, okulda barınmanın kalitesi dikkate değer şekilde artacaktır. Velilerin katkısının büyüklük derecesi, idare ve ilgili organizasyonlar arasında halledilecektir.
English to Turkish: MSc Dissertation - Molecular complexes of 4, 4'-dinitrobiphenyl
Source text - English In the actual structures examined, geometrical and symmetry conditions require that the individual molecules should be tilted in varying degrees around their central C-C-sigma bonds, but the type of structure still remains essentially the same (see Figure 1) [7, 1]. The molecular phenyl packing is quite unusual.
Translation - Turkish İncelemeye aldığımız mevcut yapıların geometri ve simetri özellikleri, her molekülün merkez C-C sigma bağındaki eğimin farklı açılarda olmasına neden olur, bununla birlikte iç yapının türü temelinde aynı kalır (bkz. Şekil) [7, 1]. Moleküler fenil dizilimi alışagelmişin dışında bir görünüm sergilemektedir.
English to Turkish: English to Turkish: Fourth ProZ.com Translation Contest - Entry #1288 - extract
Source text - English I remember the day my father sat me down and awkwardly told me about the birds and the bees.
Translation - Turkish Babamın beni oturtup, çekingen bir tavırla bana kuş ve arıları örnek göstererek cinselliği anlatışını hatırlarım.
Across, Adobe Acrobat, Adobe Photoshop, Frontpage, memoQ, Microsoft Excel, Microsoft Word, Araya, Powerpoint, ProZ.com Translation Center, SDLX, Trados Studio, Wordfast
Stay up to date on what is happening in the language industry
Transition from freelancer to another profession
Buy or learn new work-related software
Bio
Binnur Tuncel van Pomeren Technical, medical and scientific expert
Selection softwares in house : Studio 2019, Studio
2014, Trados, MemoQ, Across
Here, to bring you face-to-face with your
translation partner, I have dropped a piece of brief information about myself.
I am sure, all this information will start fruitful cooperation between your
organisation and mine... Surely, you may email me for more information as I can
provide you a more personalised assistance and guide you more individually through
my experiences and find out whether my translation skills are meeting your needs.
My name is Binnur Tuncel van Pomeren. My last name
is a reflection of international set-up that my family makes up (Dutch husband,
nowadays German myself-, two kids raised in Germany in command of three
languages).
I am a Turkish native speaker, a post-graduate
chemist and a full-time professional translator from English, Dutch, French and
German specialised in technical and pharmaceutical (cosmetics, medical and natural
sciences) fields.
After having lived, worked and studied in various
countries (including the Netherlands, South Africa, Germany, and Turkey where I spent my life
until I became 25) I took part in various research projects in the field of
chemistry (as a research assistant in European Space Agency, Netherlands;
research assistant in Unilever, Netherlands). Then I decided to move to South
Africa and did my postgraduate studies where I received BSc Hons and MSc degree
in Chemistry TUKS, South Africa.
Although I like diversity in translation, research
and development on technology, natural sciences, sensors, robots, medical
instruments and clinical studies account for most of my work. For most of those
projects I am working alone unless the client exacts or I prefer for a peer
reviewer actively working in those fields. All my translation is a three-step procedure: 1.
translation (bilingual; almost a segment-based translation); 2. review
(bilingual; checking for the inconsistencies, morphological or terminological
confusion both in the source and in the target; 3. proof-reading (This is the
refinement step, after which the translation is expected to taste like an original
document.) Should it happen that your enterprise would like to assign me a
translation project, I am glad to provide you more detail about my work and my colleagues
I occasionally work with. Those colleagues, either as editors or
translators, are permanently monitored and evaluated in terms of their
performance on accuracy, morphology/style, spelling, punctuality and terminology.
Looking forward to hearing from you and building
a strong, communicative and reliable business partnership with you and with your company.
Binnur Tuncel van Pomeren
This user has earned KudoZ points by helping other translators with PRO-level terms. Click point total(s) to see term translations provided.
This user has reported completing projects in the following job categories, language pairs, and fields.
Project History Summary
Total projects
1
With client feedback
0
Corroborated
0
0 positive (0 entries)
positive
0
neutral
0
negative
0
Job type
Translation
1
Language pairs
English to Turkish
1
Specialty fields
Chemistry; Chem Sci/Eng
1
Other fields
Keywords: natural sciences, medicine, automobile, pharmaceutical and technology, computer, software, telecommunications, çevirmen, Turkish translator, from french. See more.natural sciences, medicine, automobile, pharmaceutical and technology, computer, software, telecommunications, çevirmen, Turkish translator, from french, from Dutch, from German, from English, teknik, çeviri, Almanya, uygun fiyata, teknik, tıbbi, ilaç, kimya, bilimsel, conference interpreter, fast service, hızlı hizmet, Trados, MemoQ, Across, Studio 2019. See less.